21.
yüzyıl becerileri arasında belirtilen eleştirel düşünme, günümüz şirket
yönetimlerinde son derece stratejik bir öneme sahiptir. Vizyon sahibi olan
şirket ve patronların belirsizliklerle dolu geleceği daha net görebilmek ve
buna uygun stratejileri hayata geçirebilmek için eleştirel düşünme becerisini
bir kurum kültürü haline getirmesi gerekmektedir. Küresel rekabetin yaşandığı
günümüzde alınan yanlış kararların sonuçları artık şirketler için çok daha ağır
sonuçlara sebep olduğundan eleştirel düşünebilen ve bunu teşvik eden bir kurum
kültürü, küreselleşen dünyada eskisinden olduğundan çok daha önemli bir hale
gelmiştir.
İnsan düşünen bir varlıktır ama her
insan eleştirel düşünemeyebilir. Düşünmek ile eleştirel düşünmek arasındaki
fark; yürümek ve dans etmek arasındaki fark gibidir. Yürümek ve düşünmek insan
doğasının gereği olarak doğuştan içgüdüsel olarak öğrenilir. Dans etmek ve
eleştirel düşünmek ise doğuştan değil, yetenekler doğrultusunda çok çalışma sonucunda
öğrenilebilir. Eleştirel düşünmenin, zekâ ile de ilişkisi yoktur. Sadece
eleştirel düşünmeyi bir alışkanlık haline getirmek ve bol miktarda pratik
yapmak gerekir.
Peki,
eleştirel düşünme nedir?
Eleştirel
düşünme, bireyin etrafında yaşanan ve farklı zamanlarda karşılaştığı olayları başkalarından
duyduğu şekilde öğrenmek yerine, düşünmeyi, sorgulamayı, topladığı veriler
yardımıyla sorgularını kendisi cevaplamasını öngörür.
Eleştirel
düşünme birçok kişi tarafından yanlış algılandığı şekilde, karşınızdaki kişinin
hata ve kusurlarını bulmaya çalışmak ya da karşı tarafa kendi düşüncelerinizi
kabul ettirme çabası değildir. Eleştirel düşünme popüler bir yaklaşım ya da
“cool” olma yöntemi hiç değildir.
Şirketler için önemi:
Şirketlerin
eleştirel düşünebilmeyi bir şirket kültürü haline getirmesi gerektiğini ifade
ettik. Öyleyse, öncelikli olarak böyle bir kültürü oluşturabilmek için şirket
ortaklarının veya patronlarının eleştirel düşünmenin gücünü keşfederek
öğrenmeyi ve her şeyi sorgulamayı alışkanlık haline getirmeleri ve eleştirel
düşünen çalışanlarını sorun çıkaran ya da huzur bozan şeytani kişilikler olarak
görmekten vazgeçmeleri gerekiyor. Çünkü bu kişilikler sizin ve şirketinizin
gelecek değerini belirliyorlar.
Şirketler
için eleştirel düşünme, mevcut durumdan memnun olmamakla ve herkes tarafından
kabul edilen dogmaları ve inanışları kabul etmemekle başlar. Yine aynı şekilde,
literatürde “şirket körlüğü” ya da “sektörel körlük” olarak ifade edilen hep
aynı bakış açısından rahatsız olunması ve sorgulanması ile devam eder.
Eleştirel
düşünme sayesinde şirketler sadece mevcut problemler karşısında alternatif
çözüm yolları bulmakla kalmayacak ayrıca sorunsuz bir şekilde işleyen
süreçlerin içindeki potansiyel problemleri de önceden bulma ve iyileştirme yeteneğine
kavuşacaktır.
Stratejik
yönetim açısından baktığınızda gerçek bir strateji üretmek, devrimci olmayı,
herkes tarafında kabul edilenleri elinizin tersiyle itmeyi, çılgınca düşünmeyi
ve sıra dışı olmayı gerektirir. Öyleyse eleştirel düşünen insanlara ihtiyacımız
var demektir.
Marka
yönetimi açısından baktığınızda da, başarılı bir marka oluşturabilmek için rakiplerinizden
farklılaşmanız, tüketicilere bambaşka değer önermeleri iletmeniz ve benzersiz
bir deneyim yaşatmanız gerektiğine göre yine farklılaşmak için de eleştirel
düşünen insanlara ihtiyacımız var demektir.
Philip
Kotler’in ve onun aktardığı birçok efsanevi başarılar elde etmiş üst düzey
yöneticiler ve CEO’lar tarafından da defalarca ifade edildiğine benzer bir
şekilde söylemek gerekirse; “Bu gece uyumayın ve bütün gece kimlerin sizinle
sürekli aynı fikirde olduğunu düşünün ve yarın bu kişilerin işine son vermeye
hazır olun. Çünkü sizin böyle zorlu pazar şartlarındaki bir varoluş savaşında emme
basma tulumbalara ihtiyacınız yok. Eğer sürekli sizinle aynı fikirde olacak ve
kararlarınıza itiraz etmeyecek birisini arıyorsanız, eşinizin yanına gidin.”
Eleştirel
düşünebilme; yaratıcılığı, etkin bilgi yönetimini, sorunların tespitini ve
çözüm yollarını bulma becerilerini beraberinde getirecektir. Eleştirel
düşünebilen insanlardan oluşturulmuş bir ekip, şirketiniz için çok daha verimli
çıktılar sağlayacaktır.
Eleştirel
düşünme en önemli 21. Yüzyıl becerisidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder